Aylık E-Bülten - Şubat 2023

İsias Otel Soruşturması “Aleniyet”in Önemini Hatırlattı

“Aleniyet, bağımsız yargının zırhı, adalet inancının görünmez harcıdır. Kamuoyu, İsias Otel çöküntüsü ile ilgili soruşturmada, adalete inancının güçlenmesi için ‘aleniyet’in önemini canlı bir şekilde tecrübe etti. İsias Otel soruşturması, aleniyetin yargıya güven duymak ve güçlendirmek için ne kadar önemli olduğunu ortaya koyuyor. Depremde can ve mal kayıplarının olduğu her yıkılan veya hasar gören bina için adli işlemlerin hızla yapılması, sorumluların ve suçlarının belirlenmesi ve hak ettikleri hukuki yaptırımların uygulanması gerekli. 

Başta cumhuriyet savcıları olmak üzere yargı mercileri, bu hususlarda aleniyeti sağlamak ve güçlendirmek için çaba göstermeli, kurumsal altyapıyı ve kuralları güçlendirmeli. Depremden etkilenen bölgelerdeki her bir adliye çevresinde başsavcılıklar, bölgelerinde ne kadar yıkım olduğunu, bunların ne kadarının incelenmekte olduğunu ve yapılan işlemleri düzenli olarak kamuoyuna açıklamalı.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün deprem bölgesinin çok geniş bir suç mahalli niteliği taşıdığına dikkat çekerek, “Sadece İsias Otel soruşturması değil, deprem bölgesindeki diğer tüm soruşturmalar kamuoyu açısından aleni olmalı, bu soruşturmalar sonucu açılacak davalar da kanunda yer alan aleniyet ilkesine uygun yürütülüp karar bağlanmalıdır” dediği basın bildirisini buradan okuyabilirsiniz.

Yargı Delilleri Tespit Etmeden Enkaz Kaldırmak Suçtur

“Adli makamlar, çöken binanın adresini, çökmüş olduğunu, enkazdaki delilleri tespit ederek muhafaza altın almadan, herhangi bir yetkili tarafından ‘Enkazı kaldırın’ talimat verilemez. Çünkü o enkaz, ölen, yaralanan, malı zarar gören kimselerin, binanın çökmesinde kusur ve ihmali olan, mimar, mühendis, müteahhit, ruhsat veren, inşaatı denetleyen kimselere karşı açılacak ceza, hukuk ve idari davalarının kilit maddi delilidir.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün deprem bölgesinde yaşanan kaos ortamında depremzedelerin canlarını ve mallarını korumak için 

yargıya, adlî görevlilere ve avukatlara düşen görevleri değerlendirdiği basın bildirisini buradan okuyabilirsiniz.

Refah için Hukuk: Deprem Felaketinden İyileşme için Yargı Ne Yapabilir?

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün sürekli konuk olduğu Refah için Hukuk programı Edgar Şar moderasyonunda Medyascope TV’de devam ediyor.  

Kahramanmaraş merkezli deprem felaketinin üzerinden üç hafta geçti. Can kaybı 44 bin 374'e yükseldi. Hatay'da ve Malatya'da da artçı depremler oldu. Deprem bölgesinden çevre şehirlere ve diğer şehirlere göç yaşanırken, deprem bölgesinde kalanlar yaralarını sarmaya çalışıyor. Büyük bir yıkımın yaşandığı kentlerde enkaz kaldırma çalışmaları devam ederken yurttaşlar çadırlara yerleşmeye ve gündelik temel ihtiyaçlarını karşılamaya çalışıyor. 

Bu yayında Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün “Deprem felaketinin yarattığı toplumsal travmanın iyileşebilmesi noktasında kurumların, hukukun ve özellikle yargı kurumlarının rolü ve işlevi nedir?” sorusunu cevapladı.

İzlemek için: Deprem Felaketinden İyileşme İçin Yargı Ne Yapabilir?

Bugüne kadar gerçekleşmiş yayınlarıyla "Refah için Hukuk" serisinin tamamını YouTube kanalımızdan izleyebilirsiniz. 

Bir Hukuk Devletinde Hiçbir Yapı Çökemez!

“Türkiye, cumhurbaşkanına, bakanlara ve milletvekillerine peşin dokunulmazlık tanımaktan bir an önce vazgeçmeli, üstün yarar varsa olay bazında koruma verme sistemine geçmelidir.

Yargının görevini bağımsız olarak yapmasını engelleyen “dokunulmazlık kaldırma” ve “soruşturma izni” verme şartları tamamen iptal edilmelidir. Siyasilere atadıkları memuru suça yöneltme, suçlarını örtme ve yargıdan kaçırma imkânı veren soruşturma izni şartı kaldırılmalı, Cumhurbaşkanı Erdoğan’ın atadığı ve soruşturma izni vermesi gereken liyakatsiz AFAD Başkanı da dahil her bir kamu görevlisinin suçunu yargı serbestçe soruşturmalıdır.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün 9 Eylül Gazetesi’nde 14 Şubat tarihinde yayınlanan yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün, Yetkin Report web sitesinde hukukun üstünlüğü hakkında makaleler yazmaya devam ediyor.

Arınç’ın Önerisi: Demokrasi Tabutuna Son Çivi Girişimi

“Arınç, ‘Anayasa’nın 79. maddesinde seçimleri ertelemeye YSK’nin bal gibi yetkisi var’ derken doğruyu söylemiyor. Çünkü 79. Maddede seçimleri ertelemeye dair bir tek cümle, bir tane bile erteleme kelimesi yok. 

Sözünü ettiği 79. Maddenin hiçbir yerinde YSK’nin seçimleri erteleyebileceğini veya seçim yapmanın imkânsız olduğuna dair bir tespit yapabileceğini yazmıyor. Nitekim Gürkan Zengin ile TV röportajında Anayasa Kitapçığını açarak “bak, böyle söylüyor” diye okumaya başladığı 79. Maddeyi okumayı yarıda bırakıyor.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün Yetkin Report’ta 20 Şubat tarihinde yayınlanan yazısını buradan okuyabilirsiniz. 

Önümüzdeki Büyük Depremler için Ders Çıkarmalıyız 

“Altındaki canlıları titizlikle tespit edilip çıkardıktan sonra, re’sen harekete geçmiş olan yargı, gönüllü barolar avukatlar ve mühendis bilirkişiler vasıtası ile en kısa zamanda enkazlardaki delilleri tespit edip hızla güvenceye almalı. Yargı görevini tam olarak yaptıktan sonra enkazları kaldırmaya, güvenli yerlerde yıkılan şehirleri daha iyi ve güvenli olarak inşa etmeli, yıkımın neden olduğu sosyal ve ekonomik zararları en az düzeyde tutmak için çalışmalıyız. Türkiye’nin milli güvenliğinde özel bir önemi olan Antakya’daki hoşgörü ve kültür zenginliğini mutlaka geriye inşa etmeliyiz.

Ancak bu yetmez. Benzer büyüklükte olacağı bilinen fakat tarihi kestirilemeyen İstanbul depremi ve diğer depremlere, Kahramanmaraş depreminden ders çıkararak daha iyi hazırlanmamız gerekiyor.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün Yetkin Report’ta 18 Şubat tarihinde yayınlanan yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Seçim 18 Haziran’dan Önce veya Sonra Yapılamaz

“Anayasa Mahkemesi söz konusu kararı ile sadece ‘savaş sebebiyle seçimlerin yapılması imkânsız hale gelirse’ ertelenebileceğini teyit ediyor. Söz konusu karardan deprem nedeniyle bölgesel olağanüstü hâl ilan edilmesi sebep gösterilerek 2023 seçimlerinin ertelenebileceği sonucuna varmak hayal gücünü olağanüstü derecede zorlanmasıyla varılabilecek son derece yanlış bir çıkarımdır. Çünkü ortada savaş hali de yoktur seçimlerin yapılmasının imkânsız hale gelmesi durumu da söz konusu değildir.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün Yetkin Report’ta 13 Şubat tarihinde yayınlanan yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Depremin İlk 72 Saati, Sonrası ve Hesap Sormanın Zamanı

1999 Gölcük depremi sonrasında oluşan deprem bilincimiz sayesinde geçici deprem vergisi getirmiş, bilahare bunun kalıcı hale getirmiştik. İmar yönetmeliğimizi binalarımızı depreme dayanıklı hale getirmek için mevzuatımızı geliştirmiştik. Yeni binalarımızı depreme dayanıklı hale getirmemiz, eskiden yapılmış olanları dayanırlığını güçlendirmemiz, güçlendirme mümkün olmayanları yıkmamız insanların canlı canlı tabuta girer gibi evlerine girmelerini önlememiz ve böyle bir deprem olduğunda az hasarla atlatabilmemiz gerekirdi. ... Bunlar ve benzerleri gibi binlerce soru akla gelir ve insan hesap sormak ister. Ancak bu zor günde bunu, asla unutmamak kaydıyla sonraya bırakmak gerekir. Fakat acılar dindiğinde, yaralar sarıldığında, ölenler olaylar unutulduğunda geçmişe dönüp hesap sormak istenmez. Hesap vermesi gerekenlerde tedbirlerini alırlar ve hesap sorulması imkânsız hale gelir. Yine de ilk 72 saat geçinceye, kurtarabildiğimiz sevdiklerimizi kurtarıncaya kadar hesap sormayı ertelemeli elimizde ne varsa mağdurların hayatını korumaya adamalıyız.”

Daha İyi Yargı Derneği Başkanı Av. Mehmet Gün’ün Yetkin Report’ta 13 Şubat tarihinde yayınlanan yazısını buradan okuyabilirsiniz.

Daha İyi Yargı Derneği'nin çalışma alanlarında öne çıkan raporları ve haberleri bu bölümde sizler için listeledik.

Depremzedeler İçin Hukuk Rehberi: Türkiye Barolar Birliği bu rehberi ilk kez 1999'da yaşanan deprem sonrası yayınlamıştı. Kahramanmaraş'ta meydana gelen depremler ardından değişen mevzuat ve uygulamalar doğrultusunda güncellendi ve kamuoyuna duyuruldu. Rehber, ceza hukuku, özel hukuk ve kamu hukuku yönünden depremzede vatandaşların haklarını ayrıntılı olarak açıklıyor. Rehbere buradan ulaşabilirsiniz.

Enkaz Radarı: Türkiye Barolar Birliği, göçük yaşanan her binayı kayıt altına almak ve ihmalleri ortaya çıkarmak için bu uygulamayı hazırladı. Uygulama ile enkazların yeterli teknik inceleme yapılamadan kaldırılması yoluyla delillerin toplanmasının imkansız hale gelmesinin engellenmesi; tüm şüphelilerin tespiti, kusur durumlarının belirlenebilmesi ve yaşanan facianın sorumlularının cezasız kalmaması için delillerin sağlıklı şekilde tespit edilmesi hedefleniyor. TBB; ücretsiz olan bu uygulama ile, bölgedeki gönüllüleri, alanda görev yapacak avukatlarla birlikte yargı süreci için görüntü arşivi oluşturarak delillerin toplanmasına yardımcı olmaya davet ediyor. Uygulamaya buradan ulaşabilirsiniz.

Deprem için Hukuki Girişim Platformu: Platformu oluşturan kurucu üyelerimizden Prof. Dr. Murat Volkan Dülger’in, vatandaşların sorumlulular hakkında suç duyurusunda bulunabilmesi için gerekli açıklamaları ve linkleri içeren yazısına buradan ulaşabilirsiniz.

10 İlde Deprem Nedeniyle Gündeme Gelen Hak İhlallerinin Giderilmesi İçin Anayasa ve İdare Hukuku Kapsamında Sorumluluk:  Kahramanmaraş merkezli olarak gerçekleşen büyük deprem nedeniyle doğrudan ya da dolaylı olarak yaşam ve maddi ve manevi varlığın geliştirilmesi hakkı, barınma ve konut hakkı, mülkiyet hakkı, sağlıklı ve dengeli bir çevrede yaşama hakkı, eğitim hakkı, tabiat ve kültür varlıklarının korunması hakları başta olmak üzere birçok anayasal hak ihlali gerçekleşmiştir. Bilkent Üniversitesi İnsan Hakları Çalışmaları Uygulama ve Araştırma Merkezi, bu ihlallerin giderilmesi ve bir daha yaşanmaması için mevcut hukuk çerçevesinde gündeme gelen/gelebilecek sorumlulukların anayasa hukuku, idare hukuku ve insan hakları hukuku boyutlarının somutlaştırılması için bir bilgi notu hazırladı. Buradan ulaşabilirsiniz.

Depremin Hukuksal Sonuçları Bilgi Notu: Prof. Dr. Ahmet M. Kılıçoğlu tarafından hazırlanan bilgi notuna buradan ulaşabilirsiniz.

TMMOB Mimarlar Odası 6 Şubat 2023 Depremleri Tespit ve Değerlendirme Raporu: 1-16 Şubat 2023 tarihleri arasında, Mimarlar Odası Merkez Yönetim Kurulu tarafından oluşturulan heyet tarafından bölgede yerinde yapılan inceleme ve tespitler ışığında hazırlanan raporda deprem sonrası acil müdahale süreçleri, kentsel alanlarda planlama kararlar, yapısal hasarlar, kamu yapılarındaki yapısal hasarlar ve kültürel varlıklar gibi birçok konu başlığı ele alındı. Rapora buradan ulaşabilirsiniz.

Seçimlerin Ertelenmesi ve Deprem Bölgelerindeki Seçimlerin Yürütülmesi

Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu, Ar. Gör. Battal Niyazi Şahin; Lexpera Blog

“Depremin hemen ardından yıkılan binaların müteahhitleri ve binaların denetiminden sorumlu olan yapı denetim kuruluşlarının hukuki ve cezai sorumlulukları ile idarenin sorumluluğu[1] konuşulur olmuştur.

Bununla birlikte kamuoyunda deprem sebebiyle seçimlerin ertelenip ertelenemeyeceği, seçimleri erteleme yetkisinin hangi anayasal organa ait olduğu ve deprem bölgelerindeki seçim süreçlerinin nasıl yürütüleceği konuları da tartışılmaya başlanmıştır. Bu yazıda seçimlerin ertelenmesine ilişkin anayasal düzenlemeye değinilecek, deprem sebebiyle seçimlerin ertelenebileceğini ileri süren görüşler değerlendirilecek (II) ve deprem bölgelerindeki seçim süreçlerinin nasıl yürütülmesi gerektiği konusu (III) ele alınacaktır.”

Kurucu üyelerimizden Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu’nun Ar. Gör. Battal Niyazi Şahin ile hazırladığı makaleyi buradan okuyabilirsiniz.

İnsanlarımız depremzede değil, yapızede

Prof. Dr. Adem Sözüer; Cumhuriyet

Kurucu üyelerimizden Prof. Dr. Adem Sözüer, müteahhitlerin sorumluluğu ve vatandaşların hakları üzerine Cumhuriyet Gazetesi’nden İklim Öngel’e röportaj verdi. Röportajda öne çıkan hususlar şöyle:

• Hiçbir müteahhit, yetkili kişilerin, bilgisi ve göz yumması olmadan, imar kurallarına aykırı bina yapamaz. Kaçak yapılaşmada büyük haksız çıkar varsa, bu mutlaka paylaşılır. Haksız rantın oluşturduğu bir saadet zinciri var.’

• ‘Bu işin sorumlusu öncelikle hükümetlerdir. Onlar göz yumdu. Hükümet ‘Ben kusurluyum’ demeli ve tazminatlar bakımından sorumluluğu üzerine almalı. Aksi taktirde davaların ardı arkası kesilmez.’

Sözüer’in; "Bir bina yapılarken hangi süreçler var, bu süreçlerden kimler sorumlu?, Bina uygun yapılmadığında izni veren, imarı yaptıran, elektrik ve suyu bağlayanlarla ilgili ceza nedir?, Enkazda ses duyan ama yardım gelmediği için yakınını kaybeden depremzedeler hukuki olarak ne yapmalı?, Sadece ‘engelleme’ mi ceza sorumluluğu doğruyor, koordinasyonda veya müdahaledeki gecikmeler suç olmaz mı?, GSM şirketleri kötü bir sınav verdi. Onlar için hukuki olarak ne yapılabilir?, OHAL ilanı için ne dersiniz?, Depremzedelerin gittiği şehirlerde kiralar 2 – 3 kat arttı, ne yapılmalı?" gibi pek çok soruya yanıt verdiği röportajın tamamını buradan okuyabilirsiniz.

Vatandaşlar Haklarını Nasıl Arayacak?

Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu; Tele1

Kurucu üyelerimizden Prof. Dr. Korkut Kanadoğlu, 18 Şubat 2023 tarihli Tele1 Fikir Kulübü programına katılarak, deprem ile ilgili olarak vatandaşların haklarından devletin sorumluluklarına uzanan konuları değerlendirdi. Buradan izleyebilirsiniz.  

Sorumlular Artık Hesap Vermeli! & Depremzedelerin Hakları Neler?

Prof. Dr. Murat Volkan Dülger; Haber Türk

Kurucu üyelerimizden Prof. Dr. Murat Volkan Dülger, 17 Şubat ve 18 Şubat 2023 tarihlerinde Haber Türk’te katıldığı programlarda “"Ne kadar çok sayıda suç duyurusunda bulunulursa o kadar büyük bir kamuoyu baskısı olur. Artık sorumluların hesap vermesini istiyoruz" dedi. Dülger "Biz herkesin suç duyurusunda bulunmasını istiyoruz. Bu şunu gösterecek; 85 milyon bu işin peşinde, bu işin sorumlularından hesap sormak istiyor" dedi. Ayrıca “kredisi devam eden ama evi yıkılan depremzede ne yapacak?, enkazdan deliller nasıl alınıyor?, depremzedeler neler talep edebilir?” gibi pek çok soruya yanıt verdi.

Buradan ve buradan ilgili yayınları izleyebilirsiniz.

Depremle İlgili Hukuk Davalarında Temel Usûl Sorunlarına İlişkin Tespit ve Öneriler

Prof. Dr. Muhammet Özekes; Lexpera Blog

“Umuyoruz ki, yargıda da gereksiz işlemler, bilgisizlik, ilgisizlik, kapris, temel hukukî kurumların tahrip ve tahrifi ile bu yaranın vakti geçmez, bu deprem altında yargı da kalmaz. Umuyoruz ki bu deprem, yargımızın da hukuk ve vicdan konusunda bir uyanışı olur. HMK ve usûl hükümlerinde buna yol vardır, imkân vardır, çare vardır. Yeter ki uygulansın, yeter ki istensin, yeter ki ehliyet, liyakat, hukuk ve adalet öncelensin.”  

Makalenin tamamına buradan ulaşabilirsiniz.

Depremin Özel Hukuka İlişkin Sonuçları

Prof. Dr. Ahmet M. Kılıçoğlu, TBB TV

18 Şubat tarihinde Av. Fatih Deniz Alaeddinoğlu moderasyonunda Prof. Dr. Ahmet Mithat Kılıçoğlu tarafından verilen eğitime buradan ulaşabilirsiniz.

Bültenimizde ve web sitemizde üyelerimizin görüşlerini ve tavsiye ettikleri etkinlikleri yayınlamaktan memnuniyet duyacağız. Daha İyi Yargı çalışma alanları ile ilgili olmak üzere yayınlanmasını istediğiniz yazıları ve etkinlikleri info@dahaiyiyargi.org adresine gönderebilirsiniz.

This e-mail has been sent to can.tacettinoglu@gun.av.tr, click here to unsubscribe.